18 Aralık 2016 Pazar

KIRMA BÖREĞİ

                                              KIRMA BÖREĞİ
                        Su böreği tadında
      Ne demiş Cemal Süreyya  ''Yemek yeme üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı''....Gerçekten de öyle değilmidir...

Kaçta uyandığınızın bir önemi yoktur  aslında eğer sevdikleriniz için hazırlıyorsanız kahvaltıyı.. Misss gibi çay kokusu eşliğinde edilen sohbet ve  yediğiniz iki lokma bile dünyanın en lezzetli yiyeceğidir o an...
                 
                               


Malzeme:

  • 4 yufka
  • Yufkaların arasına az miktarda sıvı yağ yaklaşık 1yemek kaşığı kadar
Sos:
  • 2 su bardağı yoğurt
  • 1/2 su bardağı sıvıyağ
  • 2 yumurta
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu
  • 2 yemek kaşığı tereyağ
Yapılışı:
  • Yufkayı açıp üzerine yaklaşık 1 yemek kaşığı sıvı yağ gezdirip yufkanın yarısına beyaz peynir serpiştirin ve yarım ay şeklinde kapatıp büzün...Kendi etrafında dolayıp gül şeklini verip borcama gevşek bir şekilde yerleştirin. Diğer yufkalara da aynı işlemi uygulayın.
  • Sos malzemelerini 2 su bardağı yoğurt, 1/2 su bardağı sıvı yağı, 2 yumurtayı, 1 çaykaşığı kabartma tozunu ve 2 yemek kaşığı erittiğimiz tereyağını karıştıralım...Bu karışımı böreğin üzerine iyice yayalım...Akşamdan yapıp sabah fırına verirseniz daha lezzetli ve su böreği tadında bir böreğiniz olur. Afiyet olsun.


24 Mayıs 2016 Salı

DOSTLUK....

NE DEMEK DOSTLUK

J. J.Rousseau : dost onunla birlikteyken gerçekten olduğun gibi görünebileceğin ruhunun tüm gizliliklerini ona anlatabileceğin biridir. Onunla birlikteyken kendini korumana gerek yoktur.

Saate bakmaksızın kapısını çalabileceği bir dostu olmalı insanın...
'Nereden çıktın bu vakitte' dememeli bir gece yarısı telaşla yataktan fırladığında; gözünün dilini bilmeli; dinlemeli sormadan söylemeden anlamalı...

Arka bahçede varlığını sezdirmeden mütemadiyen dikilen vefalı bir ağaç gibi köklenmeli hayatında; sen her daim onun orada durduğunu hissetmelisin.
İhtiyaç duyduğunda gidip müşfik gövdesine yaslanabilmeli kovuklarına saklanabilmelisin.
Kucaklamalı seni güvenli kolları dalları bitkin başına omuz yaprakları kanayan ruhuna merhem olmalı...

En mahrem sırlarını verebilmeli en derin yaralarını açıp gösterebilmelisin; gölgesinde serinlemelisin sorgusuz sualsiz...
Onca dalkavuk arasında bir tek o sözünü eğip bükmeden söylemeli yanlış anlaşılmayacağını bilmeli.

Alkışlandığında değil sadece asıl yuhalandığında yanında durup koluna girebilmeli.
Övmeli alem içinde baş başayken sövmeli ve sen öyle güvenmelisin ki ona övdüğünde de sövdüğünde de bunun iyilikten olduğunu bilmelisin.
Teklifsiz kefili olmalı hatalarının; günahlarının yegane şahidi...
Seni senden iyi bilen sana senden çok güvenen bir sırdaş..
Gözbebekleri bulutlandığında yaklaşan fırtınayı sezebilmelisin.
Ve sen ağladığında onun gözlerinden gelmeli yaş...

Yıllarca aynı ip üstünde çalışmış cesaretle ihanet arasında gidip gelen bir salıncağın sınavında birbiriyle kaynaşmış iki trapezci gibi güvenle kenetlenmeli elleri...
'Parkurun bütün zorluklarına rağmen dostluğumuzu koruyabildik acıları birlikte göğüsleyebildik ya; yenildik sayılmayız' diyebilmeli...

Issızlığın yalnızlığın en koyulaştığı anda küçücük bir kağıda yazdığımız kısa ama ümit var bir yazıyı yüreğe benzer bir taşa bağlayıp birbirimizin camından içeri atabilmeliyiz:

                                                         (alıntı)

MEVLANA’DAN DOSTLUK ÜZERİNE BİR KAÇ SÖZ

Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...
Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...
Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...
Dost dediğin; fanatik olmalı;
Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.
Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli,
Ve ağladığında, seninle ağlamalı...
Ama hepsinden daha çok;
Dost matematiksel olmali;
Sevinci çarpmalı...
Üzüntüyü bölmeli...
Geçmişi çıkarmalı...
Yarını toplamalıi...
Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...
Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...
İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...

                 (alıntı)
YAZAR MONTAIGNE YE GÖRE DOSTLUK

Dost ve dostluk dediğimiz, çokluk ruhlarımızın beraber olmasını sağlayan bir raslantı ya da zorunlulukla edindiğimiz ilintiler, yakınlıklardır. Benim anlattığım dostlukta ruhlar o kadar derinden uyuşmuş, karışmış kaynaşmıştır ki onları birleştiren dikişi silip süpürmüş ve artık bulamaz olmuşlardır. Onu (Etienne de la Boetie: Montaigne'in en iyi dostu. İyi yürekliliği ve bazı şiirleriyle tanınmıştır.) niçin sevdiğimi bana söyletmek isterlerse bunu ancak
şöyle anlatabilirim sanıyorum: Çünkü o, o idi; ben de bendim.

Ruhlarımız o kadar sıkı bir birliktelikle yürüdü, birbirini o kadar coşkun bir sevgiyle seyretti ve en gizli yanlarına kadar birbirine öyle açıldılar ki ben onun ruhunu benimki kadar tanımakla kalmıyor, kendimden çok ona güvenecek hale geliyordum.

Öteki sıradan dostlukları buna benzetmeye kalkışmayın: Onları, hem de en iyilerini ben de herkes kadar bilirim. O dostluklarda insanın, eli dizginde yürümesi gerekir: Aradaki bağ, güvensizliğe hiç yer vermeyecek kadar düğümlenmiş değildir. Chilon (Eski Yunanistan'ın ünlü bilgelerinden biri.) dermiş ki: «Onu (dostunuzu), bir gün kendisinden nefret edecekmiş gibi sevin; ondan, bir gün kendisini sevecekmiş gibi nefret edin.» Benim anlattığım yüksek ve yalın
dostluk için hiç yerinde olmayan bu davranış, öteki dostluklara uyabilir. Bunlar için, Aristoteles'in sık sık tekrarladığı şu sözü de kullanabiliriz: «Ey dostlarım, dünyada dost yoktur...»

Onsuz yorgun ve bezgin sürüklenip gidiyorum: Tattığım zevkler bile, beni avutacak yerde ölümünün acısını daha fazla artırıyor. Biz her şeyde birbirimizin yarısı idik; şimdi ben onun payını çalar gibi oluyorum:

Onunla her şeyi paylaşmak zevkinden yoksun kalınca,

Hiçbir zevki tatmamaya karar verdim.

Her işte onun yarısı, ikinci yarısı olmaya o kadar alışmıştım ki şimdi artık yarım bir varlık gibiyim.

Mademki zamansız bir ölüm seni, ruhumun yarısı olan seni alıp götürdü, yeryüzünde varlığımın yarısından, en aziz parçasından yoksun yaşamakta ne anlam var? O gün ikimiz birden öldük.

Ne yapsam, ne düşünsem onun eksikliğini duyuyorum. O da benim için elbette aynı şeyi duyardı. Çünkü o, diğer bütün değerlerinde olduğu gibi dostluk duygusunda da benden kat kat üstündü



                                                                            (ALINTI)






Dostluk üzerine bir yazı

Dostluk üzerine bir yazıŞİİR DENEME ÖYKÜ
0,0
    

Bazen hayatında hiç beklemediğin anda,beklemediğin zamanda öyle güzel insanlar çıkar ki karşına sen bile şaşırırsın nasıl bu kadar kısa zamanda onlara bağlandığına,ne kadar çok ortak noktan olduğuna,nasıl bu kadar kısa zamanda güçlü dostluk bağları kurduğuna.Güzel insanlardan araya nadir serpiştirilmiş bu dünyada bir tanesine bile rastlamak büyük şans,güzel bir armağan.Hani samimiyet kelimesinin hakkını veren dostluklar benim mevzu bahisim,yoksa işim olmaz kuru kalabalıklarla.Bir tanesinin on tanesine bedel olduğu  ,sende mi brütüs demediğin  dostluklar benim anlatmak istediğim.Hani kendini yanında rahat hissetiğin ,bir şey söylersem yanlış anlamaz dediğin,üzüntünü paylaştığın,yanında gözünün dolduğu,hatta yeri gelirde salya sümük ağladığın,gözlerine baktığında ne demek istediğini anladığın,bazen anlamlı anlamsız aptal aptal gülme krizlerine girdiğin,derdini sevincini koşulsuz paylaştığın,çıkarsız,yalansız,dosdoğru sözde değil özde dostluklar benim anlatmak istediğim.Bir ömre bedel dediğimiz dostuklar benim anlatmak istediğim hani şu ahiretlik olanlar.Hayatta böyle insanlar şart malum hayat roller coaster misali bir yukarı bir aşağı .Yön ister yukarı ister aşağı olsun sağlam bir dost demek acının ,üzüntünün hafiflemesi ve sevincin,mutluluğun iki kat artması demektir.Hatta zamanla da anlarsın zamanında dost dediğin insanların bazen dost kelimesinin yanından geçmediğini.Arkadaş bulmak kolaydır ama dost bulmak bak o zor iştir.Daha pek çok şey yazar çizerim de dostluk üzerine .Son bir sözle bu yazıma son veriyorum.Dileğim şu ki iyi insanları allah hep güzel insanlarla ,her türlü iniş ve çıkışta bir ömür beraber yürüyebileceği insanlarla karşılaştırsın..Aklıma bir Ferdi Özbeğen şarkısı geldi.Yeri gelmişken onu da ekleyim yazıma.Nurlarla yatsın Ferdi Baba..                                                         
Gün ışığında yola koyuldum
Elimde kandil gözümde mendil
Vefa arıyorum dost arıyorum
Şefkat arıyorum aşk arıyorum

Vefa uzaklarda kalan bir his
Dost eski şarkılardan bir iz
Şefkatse bardaki sarışın kız
Dizlerimde derman
Kandılımde yağ bitti
Bulamadım.


(ALINTI)

DOSTLUK 

Serüvendir yaşamak;
Ne getirir, ne götürür belli olmaz ,
Birgün aglar, birgün gülersin .
En umutsuz anında;
Yaşlar süzülürken yanaklarından,
Birden donuverir hatırladıgında,
Işıgın olur, karanlıkları delersin.
Ya da katılırken kahkahalarla,
Yüzünde açan gülleri göstermek istedigin,
Belki yanıbaşında belki çok uzaklarda,
Ama bir yürek atışı kadar yakındır sana.
Kasvetli bir sabaha merhaba dedi inde gülerek,
Ya da düz yolda tökezledi inde,
Ellerini avuçlarında hissedersin.
Çogu zaman yalnızsındır kalabalıklarda;
Sahte gülücüklere sahte gülücüklerle karşılık verirsin İlişkiler vıcık vıcık,
Menfaat, ihanet, riya vardır hep etrafında,
Tiksinirsin Hani bazen manasızdır yaşamak;
Ot gibiyim der dalar gidersin,
Bir film şeridi gibi geçerken yaşadıkların,
Bir iki kareye takılır gözlerin,
O karelerden sevgi akar damarlarına, Birden canlanır, dirilir, güçlenirsin.
Dört elle sarılırsın sonra hayata,
Meydan okursun, kafa tutarsın,
Dünyayı sırtlayıp gidesin gelir,
Ben de buradayım dersin Bir kucak açarsın
Kolların dünyayı sarar,
Bir gülümser, içinde çiçekler açar,
Yüre inde mevsim ilkbahar olur.
Yanında yüksek sesle düşünür,
En mahrem sırlarına ortak edersin.
Kimi zaman kalbini kırdıgın,
Kimi zaman gönlünü aldıgı olur,
Almadan veren, ça ırmadan gelen, vedasız gidendir 
Gün olur araya yollar, yıllar
Ama hep taze sımsıcaktır anılar,
Hatırlayınca gülümsersin.
Korkmazsın...
Buz üzerine yazılı degildir yitip gitmez,
Onunla alıp verdiklerin,
Bilirsin,
O benim "CAN DOSTUM" dersin...




(ALINTI )






11 Mayıs 2016 Çarşamba

AMONYAKLI MUZLU PASTA
En çok beğenilen favori lezzet


Yapılışı biraz zahmetli olduğundan dolayı çok çok özel günlerde yapıyorum sadece....

PASTA  HAMURU MALZEME:
  • 1 kahve fincanı erimiş margarin (75 gr)
  • 1 kahve fincanı süt
  • 2 yumurta
  • 1 çorba kaşığı amonyak sodası ( aktarlarda satılıyor. Beyaz renkte ve çok keskin bir kokusu var. Kokusu sizi yanıltmasın. Pişerkende kokuyor. Ama inanın lezzeti çok güzel oluyor)
  • 1 kahve fincanı toz şeker
  • Alabildiği kadar un
KREMA MALZEMELERİ:
  • 1.5 su bardağı toz şeker
  • 4 çorba kaşığı un
  • 4 çorba kaşağı nişasta
  • 1 paket vanilya
  • 1 litre süt
  • 3 yumurta
  • Krema piştikten sonra içine katılacak;125 gr sana yağı
PASTA HAMURUNUN YAPILIŞI:
  • Önce hamur malzemelerini karıştır.Kulak memesi kıvamındaki hamuru 4 eşit parçaya böl
  • Bu dört hamuru tek tek pasta tabağından biraz daha büyüklükte aç.
  • İster elektrikli sacda, ister fırın tepsisinde arkalı önlü pişirin
  • Çevirirken dikkat edin parçalanmasın
  • Tavsiyem en iyi elektrikli sacda oluor. Pratiklik açısından
  • Sıcak fırında hafif pembeleşinceye kadar pişirin
  • KREMANIN YAPILIŞI:
    • Süt hariç krema malzemelerinin hepsini bir tencereye alın
    • Üzerine yavaş yavaş sütü ekleyek.Tel çırpıcı ile açın.
    • Prüzsüz bir hal alınca sütün hepsini boşaltın
    • Ocağın üzerine koyup. Orta ateşte karıştıra karıştıra pişirin kremayı
    • Pişen krema biraz ılındıktan sonra yağı eritmeden içine koyun ve mikserle iyice çırpın.

    -Hazırladığınız 4 adet pasta tabanının birini pastayı koyacağınız kapa yerleştirin
    -Üzerine hazırladığınız kremayı yayın

      Kremanın üzerinede dilimlediğiniz muzları dizin

      -Bu uygulamayı pasta tabanları bitene kadar yapın
      -Pastanın kenarlarını bıçakla muntazam bir şekilde kesin

10 Mayıs 2016 Salı


   
FIRINDA PATATESLİ ÇİPURA BALIĞI
Deniz ve Midye
Sen gibi deniz
ben de derinlik
ve
korkmuyorum dalıyorum denize…
O derinlikte
bulduğum kocaman yürek
yosun tutmuş yalnızlığıyla
küçücük bir midyenin içinde.



En sevdiğim menüye alalade bir giriş yapmak haksızlık olurdu doğrusu...Hem bu güzel güne, hem de en sevdiğim  menüye güzel bir şiirle başlamak istedim...


Balıksız bir hayat derseniz olmaz olabilemezzzzzz derim...Haftanın iki günü o balık mideme inecek.... O kadarrrr...


Göğsümdeki Deniz

bir nehir geçiyor gözkapaklarımın altından
ellerimle çizdiğim bir dünya
tomur tomur terlediğim
deniz sol göğsümün altı
dalga dalga fırtına
binbir renk canlı beslediğim
koca bir okyanus
bir nehir geçiyor düşlerimin aynasından
her bakışta aksi vuruyor yüzünün
alnında dört mevsim
iklim iklim yağmur bulutu kaşların
ey kara bağrında yeşerdiğim toprak
bütün sevgilerin bereketi sensin
bir nehir geçiyor içimden
orta yerimden ikiye bölüp beni
bütün çağlayanlarımı kurutuyor
gel de durdur bu tufanı
bütün gemilerim alabora
bir nehir geçiyor eksenimden
yön-yörünge, çepeçevrem sen
varlığın ki
atomlara parçalanan benliğimin temel taşları
sen olmasan
doğanın diyalektiğinde madde durur
evren söner
bir nehir geçiyor gökyüzümden
yuduğum sevda alnımın teri
ört üstünü
üşümesin…


Malzeme:

  • Somon ya da çipura
  • Patates 2 orta büyüklükte 
  • Soğan
  • Varsa defne yaprağı ( olsa da olur olmasada önemli değil)
Sos için:(öNEMLİ NOT: Bu sos özellikle somonla mükemmel oluyor)
  • Zeytin yağı
  • Kekik
  • Kırmızı biber
  • Kara biber
  • Tuz
  • Sarımsak
Yapılışı:
  • Önce sosumuzu hazırlayalım. Bir kaba zeytin yağı kekik, kırmızı biber, kara biber, ezilmiş 2 diş sarımsak, tuz iyice karıştırın
  • Bu sos ÖZELLİKLE SOMON a çok yakışıyor...Bilginize.. :)
  • Patateslerinizi soyun yıkayın ve kurulayın...Dilim dilim çok kalın olmadan dilimleyin...
  • Patates dilimlerini yağlı kağıt (pişirme kağıdı) koyduğunuz fırın kapına sıra sıra koyun...Bir fırça yardımıyla hazırladığınız sostan patateslerin üzerine sürün...
  • O şirin mi şirin balıklarınızı yıkayın ve fazla suyunu süzdürün ve tuzlayınnn.. Aynı şekilde hazırladığıkmız sostan somonun arkasına ve önüne sürelim....Çipuranın karın kısmını aşağıya kuyruk kısmına kadar yardım ve balığınm iç kısmına sürebildiğim kadar sostan sürdüm. 
  • Fırın tepsisine yerleştirdim... İsteğe göre soğan halkalarıda ekleyebilirsiniz..Üzerine kalan sostan sürerseniz soğanlarınız çok lezzetli oluyor... Balıkların ve patataeslerin üzerine  bir kaç defne yaprağı seriştirin çok güzel bir koku bırakıyor...Benden söylemesi...
  • Balığımızı fırına verebiliriz artık. 180 derecede 30 dakika ıydir. Fazla pişirirseniz balığınız kurur. Afiyet olsun.


7 Mayıs 2016 Cumartesi

 ZEYTİN EZMELİ AÇMA
Lezzetli puf puf...Zeytin ezmeli ama yerken haşhaşlı olduğu sanılıyor...Az kafa yapıyor bu açmalar.  :)  :)



Malzeme:
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 su bardağı ılık su
  • 1su bardağı sıvı yağ
  • 6 yemek kaşığı şeker
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 3 yumurta ( ıkısın sarısı üstüne)
  • un, kuru maya 1 pk.
İçine:
  • Zeytin ezmesi
Yapılışı:
  • Sıcağa yakın 1 bardak suda mayayı eritip kabarttım.Yaklaşık 15 dk. Sonra diğer bütün malzemelerle karıştırıp.Az az un ekleyerek yoğudum.Hamur biraz ele yapışan bir hamur olacak. Bir saat mayalandırdıktan sonra ufak bir kaseye sıvı yağ koydum.Devamlı ellerimi batıracağım için... ufak parçalar kopartıp elimi yağlayarak bir tatlı tababağı büyüklüğünde elimle açtım.Sonra rulo yapıp etrafında döndürdüm.Üzerine yumurta sarısı sürüp tepsidede bir yarım saat beklettim.Sonra fırına verdim.
KIZARMIŞ HELLİM PEYNİRİ
Bazı tatlar vazgeçilmezdir....

                                 

Oldum olası sevmişimdir Hellim peynirini ama bu Hellim başka...Çooook sevdiğim biri getirdi uzaklardan...Immmmmmmm.....

Malzeme:
. Bir paket Hellim
.Hellimin fazla tuzunu çıkartmak için  su

Yapılışı:
. Hellim peynirini dilimle....Derin bir kaba su koyun...Bu sıuyun içinde peynirlerinizi 15 dk bekletin.
. 15 dk sonra suda beklettiğiniz peynirlerinizi bir teflon tavaya yağ eklemesi yapmadan direk tavaya yerleştirin. Kısık ateşte arkalı önlü kızartın....Emin olun tadına doyamıyacaksınız.

6 Mayıs 2016 Cuma

MUZ AROMALI ISPANAKLI PASTA
Baş döndürür, çarpıntı yapar, dikkat....




İlham perilerim sağolsun....Bir de meleklerim...Şaka yapmıyorummmmm... İnsana neşe, ilham, yaşama sevinci verirler onlar . Çok değerliler çokkkkk  :)
NOT: Tarif zevkle takip ettiğim yeturun lezzet karelerine ait.http://www.yeturlalezzetkareleri.com/2011/02/muz-aromal-spanakl-yas-pasta.html

Muz Aromalı Ispanaklı Yaş Pasta

Pandispanya için:

  • 3 yumurta
  • 1,5 su bardağı tozşeker
  • 1/2 (yarım su bardağı) su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı ılık su
  • 1 su bardağı kıyılmış ıspanak
  • 2 su bardağı elenmiş un
  • 1 çay kaşığı karbonat
  • 1 çay kaşığı vanilya
Krem Şanti :
  • 2 poşet krem şanti
  • 1,5 su bardağı soğuk süt
  • 1 yemek kaşığı muz aromallı toz puding
İçine:
  • Muz
Yapılışı:
  • 1 su bardağı ıspanağı,  1/2 su bardağı sıvıyağı ve suyu blendırdan geçiriyoruz. Bu karışımın 1 su bardağını alıyoruz gerisini atıyoruz.
  • Ayrı bir kapta yumurta ve şerkeri iyice çırpın.  Ayırdığınız 1 su bardağı ıspanağıda ekleyin. Vanilyayı ekle...Un ve karbonatı da ekleyin. İyice çırpın...Yağlanmış kalıba karışımı dökün ve düşük ısıda pişirin Ben 90 derece de ağır ağır pişirdim...
NOT: 90 dercede pişirmemizin sebebi kekimizin yeşilk renginin kaybolmaması için şart :)

Krem şanti:
  • 2 poşet kremşantiyi 1,5 su bardağı soğuk süt ile çrpın. İçine 1 yemek kaşığı toz muzlu puding ekleyin karıştırın..
Ben ıspanaklı kekimi büyük dikdörtgen borcama yapıp yuvarlak keleepçeli kalıbımla yuvarlak bir kek çıkarttım ortasından...Kalan kısmı üzerine kırıntı yapmak için ayırdım.

Kek tabanımın üstüne önce muz dilimledim...Üstüne krem şantiyi yaydım. En üstüne kalan kek kırıntılarını koydum...Üzerini istediğiniz gibi süsleyin.... Bir gece buzdolabında bekletin...Servis yapacağınız zaman paastayı kelepçeli kalıptan çıkartın...Afiyet olsun.

4 Mayıs 2016 Çarşamba

MİMOZA SALATA

Gerçekten müthiş bir lezzet....
Sıcacık sohbetlere sıcacık demli bir çay ve yanına sağlıklı bir salata...Daha ne olsun...


Bu yağmurlu güzel güne özel gelsin bu salata....... Şimdi dışarıda olup ıslanmak vardı ama benim payıma bu saate çalışmak düşer....Sağlıcakla...Tarif zevkle takip ettiğim Yetur Hanıma aittir. Teşekkürler... http://www.yeturlalezzetkareleri.com/2011/10/mimoza-geleneksel-rus-salatas.html
MİMOZA SALATASI

MALZEMELER:
  • Haşlanıp rendelenmiş patates
  • Yarı haşlanıp rendelenmiş havuç
  • İnce kıyılmış beyaz lahana (Üzerine tuz serpip dinlendirin sonra sıkıp kullanın)
  • Katı haşlanmış yumurta (beyazını ince dilimleyin sarısını rendeleyin)
  • Bol dövülmüş ceviz (üzeri ve alt tabanı için)
SALATANIN SOSU
  • İnce kıyılmış dereotu
  • Döğülmüş sarımsak
  • Mayonez
  • Katı yoğurt
  • Tuz ve toz halde limon tozu (limon suyu sulandırıyor)
HAZIRLANIŞI

Hazırlanışı;
1.Haşlanmış patates ve havucu rendeleyin.  
2.Lahanayı ince ince kıyıp tuzla hafifçe ovup, oluşan suyu sıkın.
3.Yumurtaları katı olacak şekilde haşlayıp beyazı ve sarısını ayrı ayrı rendeleyin.
4.Sos için, yoğurdu, mayonezi, sarmısağı, tuzu ve dereotunu harmanlayıp, karıştırın.  
5.Servis tabağına kelepçeli kalıbın çemberini yerleştirin ve en alta bolca kıyılmış cevizi yayın. Üzerine rendelenmiş patatesi yayıp  bastırın. Üzerine bir kaç kaşık sostan döküp, yayın. Havucu da rendeleyip aynı şekilde yayın ve üstüne yine sostan yayın. Lahanaları da yayıp kalan sosu üzerine dökün. Yumurtaların beyazını ve sonra da sarılarını rendelenmiş olarak salatanın üzerine yayın. 6.Salatanın üzerini bol cevizle kaplayıp bu şekilde 2-3 saat buzdolabında bekletin. Servise yakın çemberi çıkarıp dilediğiniz gibi süsleyerek servis yapın. Ben salatanın her tarafına patates cipsi ve maydanoz yerleştirerek süsledim. 

6 Kasım 2015 Cuma

PASTIRMALI YUMURTALI EKMEK

Yumurtalı ekmek kızartması deyince aklıma hep küçüklüğüm gelir...Zamanla zamanla tariflerde değişiyor işte...Ama ne lezzet...Hem yapımı kolay hem de lezzetli .....Yakın çevremdeki arkadaşlarım beni gördüğünde '' Fatoş hep zor ve zahmetli tarifler veriyorsun. Biz bekarlarıda düşün. Şöyle kolay ve pratik tarifler paylaş biraz'' diyorlar...Alın size kolay tarif...




Malzeme:
  • 2 yumurta
  • Tost ekmegi
  • Sucuk ve ya pastırma
  • Taze kaşar
  • Ekmekleri ıslatmak için süt
  • Tuz

Yapılışı :
  • Tost ekmeklerini üçgen şeklinde kesin. Yoksa normal ekmekte olur farketmez.
  • Ekmeklerin üzerine dilim taze kaşar ve üzerine de bir dilim pastırma koyup üzerine bir tost ekmeği yerleştirin.
  • Geniş bir kapa süt koyun ve ekmekleri önce süte batırıp hemen çekin. Ekmeğin fazla sütünü yavaşça ekmeği zedelemeden sıkın.
  • En son çırpiğiniz yumurtaya tuz ilave ettikten sonra ekmeklerinizi yumurta karışımına iyice bulayıp kızgın yağda kızartın....Afiyet olsun

20 Aralık 2014 Cumartesi

MANTARLI ÇAM FISTIKLI PİLAV
Miss gibi anne tarifidir...
 

Uzun bir aradan sonra herkese merhaba...Annem yemek kursuna gitmeye başladı. Sanki çok ihtiyacı var da...Neyse cok lezzetli bir pilav tarifiyle başbaşa bırakıyorum sizi....

Malzeme:
  • Yarım kilo mantar
  • 3 su bardağı su 
  • 3 su bardağı pirinç
  • 1-2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 1 yemek kaşığı tereyağ
  • 2 çorba kaşığı ayıklanmış çam fıstığı
  • 1 domates
  • 1 yemek kaşığı şeker
  • Çok az tuz
Yapılışı:
  • Pirinçleri tuzlu ve sıcak suda 1 saat bekletin. Ondan sonra bol suyla yıka ve suyunu çok iyi süzdür.
  • Tencerede sıvı yağda. küp küp doğranmış  mantarları ve domatesleri kavur..
  • Tereyağını ekle. Eriyince pirinci kat.
  • Şeker tuz ve fıstıkları ilave et.7 dk  kavur.
  • Üzerine kaynamış 3 su bardağı suyu ekle.
  • Altını kıs. Kapağını kapat .Pilavın üstü göz göz olunca altını kapat...

6 Mayıs 2014 Salı

DİL PEYNİRLİ MUHTEŞEM İRMİK HELVASI

Kaçırılmayacak damak çatlatan lezzetler....



Çoookkk uzun aradan sonra herkese merhaba...İnsan bazen soluklanmak ara vermek istiyor hayata....Benim soluklanmam biraz uzun oldu ama neyse kendimi affettirmek için muhteşem bir tarifle geldim arkadaşlar...Altı üstü irmik helvası demeyin lütfen...Ben hayatımda böyle muhteşem tatta  bir helva yemedim. Yazlığa giderken tarifi yazıverip çantama atıvermiştim. Saroz' a gittiğimde hemencecik yapıverdim. Eşim ve eniştemin yediği dilimleri inanın sayamadım diğer aile bireylerinin hepsi ikinci dilimi istediler...Bir çırpıda helva bitiverdi...Piştikten sonra eklenen o dil peyniri muhteşem bir tat katıyor helvaya...Birde ben eskiden helvayı hep sütle yapardım.Sütsüz helvanın saman gibi olacağına dair bir düşüncem vardı...Ne önyargı ama! Bu muhteşem helvada hiç süt yok ve bundan sonra yapacağım hiç bir helvanın içinde de olmayacak.İrmik helvası budur arkadaş...Şiddetle tavsiyemdir...Hemen bu akşam yapın...Hiç pişman olmayacaksınız.Güvenin bana...

Malzeme:

  • 3  su bardağı irmik
  • 3 su bardağı şeker
  • 3 su bardağı su
  • 2-3 yemek kaşığı tereyağ
  • 50 gr kadar dil peyniri
  • Vanilya
Yapılışı:
  • Önce bir kaba dil peynirinizi ince tel tel ayırın en son pişen helvanızın içine konulup hızlıca karıştırılıp içinde eriyecek.
  • Tereyağ ile irmiği güzelce rengi dönene kadar kavurdum.
  • Ayrı bir kapta şeker ve suyu karıştırıp erittim.Vanilyayı da ekledim Bir kenarda beklettim.
  • Puf noktası irmiği iyice kavurmak.bu önemli bir konu unutmayalım lütfen...
  • Kavrulan irmiklerimizin üstüne şekerli suyumuzu ekleyip devamlı karıştıralım.
  • Korkmayın sakın...''aaa bu ne biçim helva çorba gibi'' demeyin. Sabırlı olun karıştırmaya devam edin...
  • Helvanız yavaş yavaş koyulaşmaya başlayacak.
  • Kıvama gelince tel tel ayırdığınız dil peynirlerini de ekleyip hızlıca karıştırın ve kapağını kapatın.
  • Ilınınca bir borcama yayıp üstüne fındık, ceviz ya da dondurmayla servis edebilirsiniz. Bu muhteşem lezeeti yapacağınıza eminim....Yapanlar lütfen yorum yazsın...Şimdiden afiyet olsun.

29 Ocak 2014 Çarşamba

DOMATES ÇORBASI
Evde hazırlanmış domates-kırmızı biber karışımlı konserveden yapılan misss gibi domates çorbası...Mükemmel lezzete hazır mısınız?

Yazın hazırladıgınız domates konserveleriyle misss gibi domates çorbası yapabileceğinizi biliyormuydunuz? Geçekten çok ama çok lezzetli oluyor.Muhakkak deneyin. Gerçekten tadından emin olduğum tariflerimi paylaşıyorum. Buna emin olabilirsiniz.Deneyecek olanlara şimdiden afiyet olsun...En azından çocuğunuz varsa onlara yapın...Çocuğum 4.5 yaşında ve bir kez bile hazır çorba içirmedim....Böyle doğal güzellikler varken kendi ellerimizle sağlığımızla oynamayalım diyorum ve herkesi sevgiyle kucaklıyorum....

Malzeme:
  • Ev yapımı domates- kırmızı biber karışımlı konseve (yarım kavanoz)
  • 1.5 yemek kaşığı un
  • Çok az 1.5 2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 1 yemek kaşığı domates salçası
  • 2 su bardağı süt
  • Gerektiği kadarda su ilave edilecek
  • Tuz, karabiber, kekik
Yapılışı:
  • Önce1.5 yemek kaşığı unu 2 yemek kaşığı sıvı yağ ile iyice kavur.
  • Rengi dönmeye başlayınca  yarım kavanoz domates- biber konserve karşımını ekleyin.
  • Hızlıca karıştırın.2 su bardağı süt ekleyin ve karştırın.Çorbanın yoğunluğuna göre su eklersiniz...
  • Çorbanız kaynamaya başlayınca altını kısıp bir 5-10 dk daha pişirin.
  • Çorbanızı muhakkak mikserden geçirin.
  • Ayrı bir yerde az tereyağında kırmızı biber ve kekik yakıp çorbanıza ekleyin. İsterseniz karabiberde ekleyebilirsiniz. En son tuzunu ayarlayın....
NOT: Bir dilim çekirdekli tam buğday ekmeğini tost makinesinde kızarttım.Sonra küp küp kesip çorbanın üzerine sertim...Çok yakışıyor gerçekten.......İsterseniz kaşarda rendeleyebilirsiniz.İsteğinize bağlı...

13 Ocak 2014 Pazartesi

ZEBRA KEK
Resmiye Hanımın tarifi
Görüntüsü ve lezzetiyle benden tam not aldı...




Malzeme:
5 yumurta
1 su bardağı şeker
1 vanilya...
1 su bardağı sıvıyağ
1çay bardağı süt


Un
2 kabartma tozu
Yarım paket kakao
1 portakal kabugu rendesi


Yukardaki malzemeleri iyice çırp. Akışkan malzemeyi iki ayrı kaba paylaştır.Birine 1 portakal kabuğu rendesi ekle. Diğer kaptakine de yarım paket kakao ekle...
Şimdi her iki kapataki malzemelere 1 er kabartma tozu ve un ekleyerek yine ne çok akıcı nede çok katı olmayan bir karışım olacak.
Bir borcamı yağlayın. Borcamın tam ortasına 1 yemek kaşığı sade kek karışımından koyun. Tam ortasına bu sefer kakolu karışımdan akırın.Elinizdeki malzeme bitene kadar bu işlemi sürdürün. 160-170 derecede pişirin.

9 Ocak 2014 Perşembe

3 2 1 POĞAÇA

YUMUŞACIK NEFİS BİR POĞAÇA.....
Sevgili Nurdancığımın evine gitmiştik. Bize bu yumuşacık puf puf ve nefis poğaçalrı yapmıştı. Hemde bir gün önceden yapamasına rağmen tazeliğinden bir şey kaybetmemişti.
 Yapılışı:Bütün malzemeyi karştırıp alabildiği kadar un ekleyip yoğuruyoruz. İç malzemesini koyup yuvarlıyoruz. Üstünü galete ununa batırıyoruz.Bence 1 yumurtanın beyazına önce batırdım. Sonra galete ununa batırdım..Sonrada fırına veriyoruz.

POĞAÇALAR VE TUZLULAR

KREM ŞANTİLİ POĞAÇA
 
Şiddetle tavsiye edilen tariflere devam....
Yumuşacık çok lezzetli bir poğaça

























Gerçekten yumuşacık bir poğaça oluyor. Denemenizi tavsiye ederim.

Malzemeler:
. 1 paket toz krem şanti .
. 1 paket tereyağı (250 gr)
. 1 yemek kaşığı kuru maya
. 2 adet yumurta ( Birinin sarısını üzerine sürmek için ayırınız.)
. 1 su bardağı süt
. Kabartma tozu
. 5-6 su bardağı un
. Tatlı için şeker, tuzlu için tuz :)

Yapılışı:

.Yağı, krem şantiyi, yumurtayı karıştırıp, yoğurunuz.
.Sütü ve mayayı karıştırarak, ılık bir yerde 5-10 dakika köpürtüp, karışıma ilave ediniz.
.Elenmiş un ve kabartma tozunu da ekleyip hamuru toparlayınız.
(Arzunuza göre tuz veya şeker katınız.)
.Üzerini kapatıp,dinlendiriniz.
.Ben üşendiğim için elimde yuvarlak şekil verdim.
.Elinizle şekil verin. İç malzemeyi koyun
Yumurta sarısını sürüp, önceden ısıtılmış 180 dereceli fırında üzerleri kızarana dek pişiriniz.
Afiyet olsun.